Kategori: Kitabiyat

  • Kayı 4: Ufukların Padişahı Kanunî – Ahmet Şimşirgil

    “Bizim askeri sistemimizle Türk askeri sistemini karşılaştırınca geleceğin bize neler hazırladığını düşünüp korkudan titriyorum. Karşılaşan iki ordudan biri galip gelecek ve bu muhtemelen Türk ordusu olacaktır. Çünkü Türk ordusu sırtını kuvvetli bir İmparatorluğun geniş kaynaklarına dayamış, zinde, tecrübeli, sarsılmamış bir kuvvet. Askerleri zafere alışmış, zor şartlara dayanma kuvvetine sahip, intizam ve disipline riayetkâr, uyanık ve…

  • Kayı 3: Haremeyn Hizmetinde – Ahmet Şimşirgil

    Osmanlı Tarihi’ni herkese sevdiren Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, Osmanlı Devleti’nin soluk soluğa devam eden serüvenine “KAYI III: Haremeyn Hizmetinde” ile devam ediyor. Fatih Sultan Mehmed’in bir cihan devleti hâline getirdiği imparatorluk, onun ölümüyle başa geçen oğlu II. Bayezid devrinde iki büyük çekişmeye sahne olacaktır. Sultan Bayezid Han’ın saltanatının başlangıcında kardeşi Cem Sultan’la mücadelesi sonunda ise…

  • Kayı 2: Cihan Devleti – Ahmet Şimşirgil

    …Biz kimiz? “Bu soruyla halleşmek zorundayız. Üstünde düşünmeden, sonucunu içimize sindirmeden yol alamayız. Nasıl olacak? Temel eğitimin yıllarca süren tarih alerjisine rağmen nasıl olacak? Tabi olması gereken, okullarda çocuklarımıza, kim olduğumuzun ilmi, tarafsız, komplekssiz bir biçimde anlatılması, öğretilmesi… Ama bu olamadı… Osmanlı’yı aşağılamak, kötülemek veya yok saymak bir modaydı; gerçi geçti… Merak sahiplerinin okuma ve…

  • Duru Sözler – Hıdır Kartal

    “Duru Sözler” ilmihâl dalında yazılmış bir kitap olup kitabın aslı Arapçadır. Eser, İlâhiyatçı-Yazar Hıdır Kartal tarafından Türkçeye çevrilmiş; akâid, ridde, farzlar ve haramlar, ibâdetle ilgili bazı konular ve muâmelât (alışveriş, borç vb.) gibi, her mükellefin bilmesinin zarûrî olduğu konuları içeren bölümlerden oluşmaktadır. Kitabı alışılmış Şâfiî ilmihâllerden ayıran özelliği, daha yalın ve açık ibâreler kullanılması ve…

  • Asrın Vebası: Narsisizm İlleti – Jean M. Twenge & W. Keith Campbell

    “Aşkları geçici heveslere, evlilikleri paraya kurban ettik. Çocuk sevgisini abarttık, her istediğine sahip olmaya alışmış doymak bilmez nesiller yetiştirdik. Bilim, sanat ve fikir üretmedik, üretene de değer vermedik. Tüketimle övünmeyi marifet saydık. Pahalı telefonlarımızla, gösterişli kıyafetlerimizle etrafımızdaki insanların ilgi odağı olmak gururumuzu okşadı, ruhumuzu doyurduğumuzu zannederken nefsimizi besledik. Sofralarımızın ihtişamı, aç komşularımızı görmeye engel oldu.…