Mağaradakiler
  • Travel
Author

Selami Gungordu

Selami Gungordu

İş Dünyası

Yeni Türk Ticaret Kanunu Hakkında (5)

by Selami Gungordu 09 Mayıs 2012

TİCARİ DEFTERLER

6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanununda Ticari Defterlere ilişkin ilk hüküm 18/1. Maddede bulunmaktadır. Bu maddede Tacir olmanın hükümleri sayılırken “Tacir, bu kanun hükümleri uyarınca gerekli ticari defterleri tutmakla yükümlüdür” hükmü konularak, tacir olmanın bir şartının da defter tutmak olduğu açıkça belirtilmiştir.

Yeni Türk ticaret kanununda defter tutma ile ilgili hükümler 64 ve 65. maddelerde açıklanmıştır.

A) Defter tutma ve envanter

I- Defter tutma yükümlülüğü

MADDE 64

(1) Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle malvarlığı durumunu, Türkiye Muhasebe Standartlarına ve 88 inci madde hükümleri başta olmak üzere bu Kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir.

(2) Tacir, işletmesiyle ilgili olarak gönderilmiş bulunan her türlü belgenin, fotokopi, karbonlu kopya, mikro fiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekildeki bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.

(3) Ticari defterler, açılış ve kapanışlarında noter tarafından onaylanır. Kapanış onayları, izleyen faaliyet döneminin altıncı ayının sonuna kadar yapılır. Şirketlerin kuruluşunda defterlerin açılışı ticaret sicili müdürlükleri tarafından da onaylanabilir. Açılış onayının noter tarafından yapıldığı hâllerde noter, ticaret sicili tasdiknamesini aramak zorundadır. Türkiye Muhasebe Standartlarına göre elektronik ortamda veya dosyalama suretiyle tutulan defterlerin açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esasları ile bu defterlerin nasıl tutulacağı Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca bir tebliğle belirlenir.

(4) Pay defteri, yönetim kurulu karar defteri ve genel kurul toplantı ve müzakere defteri gibi işletmenin muhasebesiyle ilgili olmayan defterler de ticari defterlerdir.

(5) Yevmiye, defteri kebir ve envanter defteri dışında tutulacak defterler Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu tarafından bir tebliğ ile belirlenir.

Bu maddedeki, yeniliklerden birisi 64/4 de sayılan pay defteri, yönetim kurulu karar defteri ve genel kurul toplantı ve müzakere defteri gibi defterlerinde ticari defter sayılmasıdır.

Diğer bir yenilik ise 64/5 de Yevmiye, defteri kebir ve envanter defteri dışındaki defterler konusunda Türkiye Muhasebe Standartları Kurulunun yetkilendirilmesidir.

64. Maddenin 2. bendinde işletme ile ilgili her türlü belgenin bir kopyasının saklanması zorunluluğu getirilmiştir. Bu işletmeler için tam anlamıyla bir külfet ve işkence konusudur. Günümüzde işletmeler çok büyümüş evrak sayısı milyonları geçmiştir. Bunların asıllarını saklamak bile sorun olmaktayken bir de kopyasını saklamak işletmeler için ciddi bir kaynak israfıdır.

II- Defterlerin tutulması

MADDE 65

(1) Defterler ve gerekli diğer kayıtlar Türkçe tutulur. Kısaltmalar, rakamlar, harfler ve semboller kullanıldığı takdirde bunların anlamları açıkça belirtilmelidir.

(2) Defterlere yazımlar ve diğer gerekli kayıtlar, eksiksiz, doğru, zamanında ve düzenli olarak yapılır.

(3) Bir yazım veya kayıt, önceki içeriği belirlenemeyecek şekilde çizilemez ve değiştirilemez. Kayıt sırasında mı yoksa daha sonra mı yapıldığı anlaşılmayan değiştirmeler yasaktır.

(4) Defterler ve gerekli diğer kayıtlar, olgu ve işlemleri saptayan belgelerin dosyalanması şeklinde veya veri taşıyıcıları aracılığıyla tutulabilir; şu şartla ki, muhasebenin bu tutuluş biçimleri ve bu konuda uygulanan yöntemler Türkiye Muhasebe Standartlarına uygun olmalıdır. Defterlerin ve gerekli diğer kayıtların elektronik ortamda tutulması durumunda, bilgilerin saklanma süresince bunlara ulaşılmasının ve bu süre içinde bunların her zaman kolaylıkla okunmasının temin edilmiş olması şarttır. Elektronik ortamda tutulma hâlinde birinci ilâ üçüncü fıkra hükümleri kıyas yoluyla uygulanır.

YENİ TÜRK TİCARET KANUNUNDA DEFTER VE BELGELERİN NASIL SAKLANACAĞINA İLİŞKİN HÜKÜMLER KANUNUN 82. MADDESİNDE ŞU ŞEKİLDE DÜZENLENMİŞTİR.

C) Saklama ve ibraz

I- Belgelerin saklanması, saklama süresi

MADDE 82

(1) Her tacir;

a) Ticari defterlerini, envanterleri, açılış bilançolarını, ara bilançolarını, finansal tablolarını, yıllık faaliyet raporlarını, topluluk finansal tablolarını ve yıllık faaliyet raporlarını ve bu belgelerin anlaşılabilirliğini kolaylaştıracak çalışma talimatları ile diğer organizasyon belgelerini,

b) Alınan ticari mektupları,

c) Gönderilen ticari mektupların suretlerini,

d) 64 üncü maddenin birinci fıkrasına göre yapılan kayıtların dayandığı belgeleri, sınıflandırılmış bir şekilde saklamakla yükümlüdür.

(2) Ticari mektuplar, bir ticari işe ilişkin tüm yazışmalardır.

(3) Açılış ve ara bilançoları, finansal tablolar ve topluluk finansal tabloları hariç olmak üzere, birinci fıkrada sayılan belgeler, Türkiye Muhasebe Standartlarına da uygun olmak kaydıyla, görüntü veya veri taşıyıcılarda saklanabilirler; şu şartla ki;

a) Okunur hâle getirildiklerinde, alınmış bulunan ticari mektuplar ve defter dayanaklarıyla görsel ve diğer belgelerle içerik olarak örtüşsünler;

b) Saklama süresi boyunca kayıtlara her an ulaşılabilsin ve uygun bir süre içinde kayıtlar okunabilir hâle getirilebiliyor olsun.

(4) Kayıtlar 65 inci maddenin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi uyarınca elektronik ortama alınıyor ise, bilgiler; bilgisayar yerine basılı olarak da saklanabilir. Bu tür yazdırılmış bilgiler birinci cümleye göre de saklanabilir.

(5) Birinci fıkranın (a) ilâ (d) bentlerinde öngörülen belgeler on yıl saklanır.

(6) Saklama süresi, ticari defterlere son kaydın yapıldığı, envanterin çıkarıldığı, ara bilançonun düzenlendiği, yılsonu finansal tablolarının hazırlandığı ve konsolide finansal tabloların hazırlandığı, ticari yazışmaların yapıldığı veya muhasebe belgelerinin oluştuğu takvim yılının bitişiyle başlar.

(7) Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.

(8) Gerçek kişi olan tacirin ölümü hâlinde mirasçıları ve ticareti terk etmesi hâlinde kendisi defter ve kâğıtları birinci fıkra gereğince saklamakla yükümlüdür. Mirasın resmî tasfiyesi hâlinde veya tüzel kişi sona ermişse defter ve kâğıtlar birinci fıkra gereğince on yıl süreyle sulh mahkemesi tarafından saklanır.

YENİ TÜRK TİCARET KANUNUN DA DEFTERLERE İLİŞKİN DİĞER HÜKÜMLER İSE ŞUNLARDIR.

II- Hukuki uyuşmazlıklarda ibraz

MADDE 83

(1) Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir.

III- Uyuşmazlıklarda suret alınması

MADDE 84

(1) Bir hukuki uyuşmazlıkta ticari defterler ibraz edilmişse, defterlerin uyuşmazlıkla ilgili kısımları tarafların katılımı ile incelenir. Gerekli görülürse, defterlerin ilgili yapraklarından suret alınır. Defterlerin geri kalan içerikleri, onların Türkiye Muhasebe Standartlarına uygunluklarının denetimi için gerekliyse mahkemeye açıklanır.

IV- Defterlerin tümüyle incelenmesi

MADDE 85

(1) Malvarlığı hukukuna ilişkin olan, özellikle de mirasa, mal ortaklığına ve şirket tasfiyesine ilişkin uyuşmazlıklarda, mahkeme, ticari defterlerin teslimine ve bütün içeriklerinin incelenmesine karar verebilir.

V- Görüntü ve veri taşıyıcılara aktarılmış belgelerin ibrazı

MADDE 86

(1) Saklanması zorunlu olan belgeleri, sadece görüntü veya başkaca bir veri taşıyıcısı aracılığıyla ibraz edebilen kimse, giderleri kendisine ait olmak üzere, o belgelerin okunabilmesi için gerekli olan yardımcı araçları kullanıma hazır bulundurmakla yükümlüdür; icap ettiği takdirde belgeleri, giderleri kendisine ait olmak üzere bastırmalı ve yardımcı araçlara ihtiyaç duyulmadan okunabilen kopyalarını sunabilmelidir.

6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunun getirdiği en önemli yeniliklerden biriside birçok konuda Türkiye Muhasebe Standartları Kurulunun düzenleyici olarak kabul edilmesidir. Böylece hem uluslar arası muhasebe standartlarının uygulanması, hem hızlı karar alınması sağlanmış tır.

2. Defterleri inceleme hakkı

MADDE 302

(1) Tasfiye memurları, istem üzerine şirkete ve tasfiyeye ilişkin bütün defterleri ve belgeleri tasfiye işleminin yapıldığı yerde ortaklara göstermekle yükümlüdürler. Ortakların bu defter ve belgelerden suret almalarına tasfiye memurları engel olamazlar.

III- Rekabet yasağı

MADDE 311

(1) Kollektif ortakların, şirket konusunu oluşturan işlemlerin aynını yapamayacaklarına ilişkin 230 uncu madde komanditerler hakkında uygulanmaz. Ancak, komanditer, şirketin işletme konusunun kapsamına giren işlerle uğraşacak bir ticari işletme açar veya böyle bir işletme açan bir kişiyle ortak olur ya da bu nitelikte bir şirkete girerse, komandit şirketin belgelerini ve defterlerini incelemek hakkını kaybeder.

2. Devredilemez görev ve yetkiler

MADDE 375

(1) Yönetim kurulunun devredilemez ve vazgeçilemez görev ve yetkileri şunlardır:

f) Pay, yönetim kurulu karar ve genel kurul toplantı ve müzakere defterlerinin tutulması, yıllık faaliyet raporunun ve kurumsal yönetim açıklamasının düzenlenmesi ve genel kurula sunulması, genel kurul toplantılarının hazırlanması ve genel kurul kararlarının yürütülmesi.

III- Pay defteri

1. Kayıt

MADDE 499

(1) Şirket, senede bağlanmamış pay ve nama yazılı pay senedi sahipleriyle, intifa hakkı sahiplerini, ad, soyad, unvan ve adresleriyle, pay defterine kaydeder.

(2) Payın usulüne uygun olarak devredildiği veya üzerinde intifa hakkı kurulduğu ispat edilmediği sürece, devralan ve intifa hakkı sahibi pay defterine yazılamaz.

(3) Şirket, kaydın yapıldığını pay senedine işaret eder.

(4) Şirketle ilişkilerde, sadece pay defterinde kayıtlı bulunan kimse pay sahibi ve intifa hakkı sahibi olarak kabul edilir.

(5) Merkezî Kayıt Kuruluşu tarafından kayden takibi yapılan nama yazılı paylara ilişkin Sermaye Piyasası Kanunu hükümleri ile ilgili diğer düzenlemeler saklıdır.

2. Kaydın silinmesi

MADDE 500

(1) Şirket, iktisap edenin yanlış beyanı sonucu pay defterine yapılan kaydı, ilgililerin görüşlerini alarak silebilir. Söz konusu kişilere, silinmeye ilişkin yazılı bilgi derhâl verilir.

A) Suçlar ve cezalar

MADDE 562

(1) Bu Kanunun;

a) 64 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki defter tutma yükümünü yerine getirmeyenler,

b) 64 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca belgelerin kopyasını sağlamayanlar,

c) 64 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli onayları yaptırmayanlar,

d) 65 inci maddesine uygun olarak defterlerini tutmayanlar,

e) 66 ncı maddesine aykırı hileli envanter çıkaranlar,

f) 86 ncı maddesine göre belgeleri ibraz etmeyenler,

ikiyüz günden az olmamak üzere adli para cezasıyla cezalandırılırlar.

(2) Bu Kanunun 88 inci maddesine aykırı hareket edenler yüz günden üçyüz güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılırlar.

II- Pay defteri

MADDE 594

(1) Şirket, esas sermaye paylarını içeren bir pay defteri tutar. Ortakların, adları, adresleri, her ortağın sahip olduğu esas sermaye payının sayısı, esas sermaye paylarının devirleri ve geçişleri itibarî değerleri, grupları ve esas sermaye payları üzerindeki intifa ve rehin hakları, sahiplerinin adları ve adresleri bu deftere yazılır.

(2) Ortaklar pay defterini inceleyebilir.

bb) Defter tutma ve belgeleri saklama yükümlülüğü

MADDE 1074

(1) Gemi müdürü, iştirak işlerine ilişkin ayrı bir defter tutmak ve iştirak işleri dolayısıyla aldığı belgeleri ve verdiği belgelerin suretlerini düzenli bir şekilde saklamak zorundadır.

MADDE 1096

(1) Her gemide gemi jurnali denilen bir defter tutulur. Bu deftere her yolculukta eşya veya safranın yüklenmeye başlanması anından itibaren geçecek belli başlı olaylar yazılır.

(2) Gemi jurnali, kaptanın gözetimi altında, ikinci kaptan tarafından ve onun mazereti hâlinde bizzat kaptan veya kaptanın gözetimi altında olmak şartıyla ehil bir gemi adamı tarafından tutulur.

(3) Bir liman içinde yolculuk yapan küçük gemilerde jurnal tutmak yükümlülüğü yoktur.

D) Elektronik işlemler ve bilgi toplumu hizmetleri

I- İnternet sitesi

MADDE 1524

(6) Yönlendirilmiş mesajların basılı şekilleri 82 nci madde uyarınca saklanır. İnternet sitesinde yer alacak bilgiler metin hâline getirilip şirket yönetimi tarafından tarih ve saati gösterilerek noterlikçe onaylı bir deftere sıra numarası altında yazılır veya yapıştırılır. Daha sonra sitede yayımlanan bilgilerde bir değişiklik yapılırsa, değişikliğe ilişkin olarak yukarıdaki işlem tekrarlanır.

ELEKTRONİK DEFTER:

Elektronik deftere ilişkin hüküm 213 sayılı vergi Usul Kanununun Mükerrer 242. Maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde ile maliye bakanlığı ticari defterlerin elektronik ortamda tutulması konusunda yetkili kılınmıştır.

Maliye bakanlığı da bu yetkiye istinaden edefter.gov.tr adı altında bir internet sitesini kurmuş ve yaptığı düzenlemeleri burada açıklamaktadır. Konu hakkında ayrıntılı bilgi almak isteyenler bu siteyi ziyaret edebilirler. Biz burada konuyu özetleyeceğiz.

Defterlerini elektronik ortamda oluşturmak, kaydetmek, muhafaza ve ibraz etmek isteyen gerçek ve tüzel kişi mükelleflerin aşağıda yer alan şartları taşımaları gerekmektedir.

a) Gerçek kişi mükelleflerin 5070 sayılı Elektronik imza Kanunu hükümleri çerçevesinde üretilen nitelikli elektronik sertifikaya sahip olmaları,

b) Tüzel kişi mükelleflerin 397 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yer alan belirlemeler çerçevesinde elektronik fatura uygulamasından yararlanma iznine sahip olması ve bu çerçevede Mali Mühür temin etmiş olması,

c) Elektronik defter tutulması, kaydedilmesi, onaylanması, saklanması ve ibrazında kullanılacak yazılımın uyumluluk onayı almış bir yazılım olması. Gerekmektedir.

Bu şartları taşıyanlar ilgili belgelerle birlikte başvurarak elektronik defter tutabilirler.

DEFTERLERİN DELİL OLMA NİTELİĞİ:

Ticari defterlerin delil olması ile ilgili hususlar eski ticaret kanununda olmasına rağmen yeni Türk Ticaret Kanununa alınmamıştır. Bu ticareti ilgilendirmesi ve ticari defterlerle ilgili düzenlemelerinde Ticaret kanununda olmasına rağmen hatalı bir görüş sonucu bu konu kanun dışında kalmıştır. Bu konunun bütünlüğü açısında doğru bir görüş değildir. Bu boşluk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 222. Maddesinde düzenlenmiştir.

Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması (Kanun No: 6100)

MADDE 222

(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.

(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.

(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.

(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.

(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.

Selami Güngördü

09 Mayıs 2012 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
İş Dünyası

Yeni Türk Ticaret Kanunu Hakkında (4)

by Selami Gungordu 02 Mayıs 2012

YENİ TÜRK TİCARET KANUNUNDA CEZALAR

Yeni Türk Ticaret Kanununun en önemli özelliklerinden biri ve kanunun daha uygulamaya başlamadan bu kadar çok konuşulmasının nedeni, getirilen cezalar ve özellikle de hapis cezalarıdır. Bu durum, ilgili çevrelerde yoğun tartışma konusu olmuştur. Tartışmaların ana ekseninde işverenlerin ve işveren örgütlerinin “ekonomik suça ekonomik ceza” görüşü yer almaktadır. Ki bu herkesin bakış açısına göre değişen bir durumdur.

Geçmişteki uygulamalar ve iş hayatının ihtiyaçlarını da göz önünde tutarak olaya bakarsak; bu durumun yani hapis cezalarının son derece isabetli olduğu görülür. Bu ifademizden hapis cezalarını savunduğumuz sonucu çıkarılmamalıdır. Bizzat şahsi görüşüm; ekonomik suça ekonomik ceza uygulanması şeklindedir. Ancak 1980’li yıllarla başlayan toplumsal ahlaki çözülme, iş hayatında daha büyük bir tahribata sebep olmuş, köşe dönmeci zihniyet para kazanmak için her yolu mubah saymış, bu durum ekonomik krizlerin de etkisiyle kural tanımayan, kanunları ve kuralları ayak bağı gören anlayışa sahip bir kesim oluşmasına neden olmuştur. Bu ortamda kaybedenler hep dürüst iş adamları olmuştur. İşte bu durumu düzeltebilmek, ekonomik ahlakı ve kanun hâkimiyetini sağlayabilmek için hapis cezalarına ihtiyaç vardır.

Geçmiş tecrübeler göstermiştir ki, ekonomik cezalar bir yolu bulunup hallediliyor ve suçlar cezasız kalıyor. Böyle olunca da dürüst tüccar piyasada tutunamıyor, hırsız, sahtekâr, dolandırıcı ve kötü niyetliler ortalıkta kol geziyor. Yeni TTK ile getirilen müeyyide anlayışının iyileri koruyacağını, kötü niyetlilerin de hak ettikleri karşılığı görmelerini sağlayacağını düşünmekteyiz.

Tabi burada önemli bir husus; yargının yeteri kadar hızlı ve etkin çalışıyor olması, özellikle de bilirkişilik müessesesinin hızla iyileştirilmesine ihtiyaç olduğu ortadadır.

Şimdi Yeni Türk Ticaret kanunu ile hangi fiile hangi ceza öngörülmüş, tablo halince inceleyelim.

Not: Adli para cezasının bir günlük tutarı hâkim tarafından kişinin ekonomik ve diğer şahsi halleri dikkate alınmak suretiyle günlük en az 20 TL en fazla 100 TL olarak belirlenecektir.

II – Dürüstlük kuralına aykırı davranışlar, ticari uygulamalar

MADDE 55- (1) Aşağıda sayılan hâller haksız rekabet hâllerinin başlıcalarıdır:

a) Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar ve özellikle;

1. Başkalarını veya onların mallarını, iş ürünlerini, fiyatlarını, faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek,

2. Kendisi, ticari işletmesi, işletme işaretleri, malları, iş ürünleri, faaliyetleri, fiyatları, stokları, satış kampanyalarının biçimi ve iş ilişkileri hakkında gerçek dışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunmak veya aynı yollarla üçüncü kişiyi rekabette öne geçirmek,

3. Paye, diploma veya ödül almadığı hâlde bunlara sahipmişçesine hareket ederek müstesna yeteneğe malik bulunduğu zannını uyandırmaya çalışmak veya buna elverişli doğru olmayan meslek adları ve sembolleri kullanmak,

4. Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak,

5. Kendisini, mallarını, iş ürünlerini, faaliyetlerini, fiyatlarını, gerçeğe aykırı, yanıltıcı, rakibini gereksiz yere kötüleyici veya gereksiz yere onun tanınmışlığından yararlanacak şekilde; başkaları, malları, iş ürünleri veya fiyatlarıyla karşılaştırmak ya da üçüncü kişiyi benzer yollardan öne geçirmek,

6. Seçilmiş bazı malları, iş ürünlerini veya faaliyetleri birden çok kere tedarik fiyatının altında satışa sunmak, bu sunumları reklamlarında özellikle vurgulamak ve bu şekilde müşterilerini, kendisinin veya rakiplerinin yeteneği hakkında yanıltmak; şu kadar ki, satış fiyatının, aynı çeşit malların, iş ürünlerinin veya faaliyetlerinin benzer hacimde alımında uygulanan tedarik fiyatının altında olması hâlinde yanıltmanın varlığı karine olarak kabul olunur; davalı, gerçek tedarik fiyatını ispatladığı takdirde bu fiyat değerlendirmeye esas olur,

7. Müşteriyi ek edimlerle sunumun gerçek değeri hakkında yanıltmak,

8. Müşterinin karar verme özgürlüğünü özellikle saldırgan satış yöntemleri ile sınırlamak,

9. Malların, iş ürünlerinin veya faaliyetlerin özelliklerini, miktarını, kullanım amaçlarını, yararlarını veya tehlikelerini gizlemek ve bu şekilde müşteriyi yanıltmak,

10. Taksitle satım sözleşmelerine veya buna benzer hukuki işlemlere ilişkin kamuya yapılan ilanlarda unvanını açıkça belirtmemek, peşin veya toplam satış fiyatını veya taksitle satımdan kaynaklanan ek maliyeti Türk Lirası ve yıllık oranlar üzerinden belirtmemek,

11. Tüketici kredilerine ilişkin kamuya yapılan ilanlarda unvanını açıkça belirtmemek veya kredilerin net tutarlarına, toplam giderlerine, efektif yıllık faizlerine ilişkin açık beyanlarda bulunmamak,

12. İşletmesine ilişkin faaliyetleri çerçevesinde, taksitle satım veya tüketici kredisi sözleşmeleri sunan veya akdeden ve bu bağlamda sözleşmenin konusu, fiyatı, ödeme şartları, sözleşme süresi, müşterinin cayma veya fesih hakkına veya kalan borcu vadeden önce ödeme hakkına ilişkin eksik veya yanlış bilgiler  içeren sözleşme formülleri kullanmak.

b) Sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yöneltmek; özellikle,

1. Müşterilerle kendisinin bizzat sözleşme yapabilmesi için, onları başkalarıyla yapmış oldukları sözleşmelere aykırı davranmaya yöneltmek,

2. Üçüncü kişilerin işçilerine, vekillerine ve diğer yardımcı kişilerine, hak etmedikleri ve onları işlerinin ifasında yükümlülüklerine aykırı davranmaya yöneltebilecek yararlar sağlayarak veya önererek, kendisine veya başkalarına çıkar sağlamaya çalışmak,

3. İşçileri, vekilleri veya diğer yardımcı kişileri, işverenlerinin veya müvekkillerinin üretim ve iş sırlarını ifşa etmeye veya ele geçirmeye yöneltmek,

4. Onunla kendisinin bu tür bir sözleşme yapabilmesi için, taksitle satış, peşin satış veya tüketici  kredisi  sözleşmesi yapmış  olan  alıcının  veya  kredi  alan  kişinin,  bu  sözleşmeden caymasına veya peşin satış sözleşmesi yapmış olan alıcının bu sözleşmeyi feshetmesine yöneltmek.

c) Başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanma; özellikle,

1. Kendisine emanet edilmiş teklif, hesap veya plan gibi bir iş ürününden yetkisiz yararlanmak,

2. Üçüncü kişilere ait teklif, hesap veya plan gibi bir iş ürününden, bunların kendisine yetkisiz olarak tevdi edilmiş veya sağlanmış olduğunun bilinmesi gerektiği hâlde, yararlanmak,

3. Kendisinin uygun bir katkısı olmaksızın başkasına ait pazarlanmaya hazır çalışma ürünlerini teknik çoğaltma yöntemleriyle devralıp onlardan yararlanmak.

d) Üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek; özellikle, gizlice ve izinsiz olarak ele geçirdiği veya başkaca hukuka aykırı bir şekilde öğrendiği bilgileri ve üretenin iş sırlarını değerlendiren veya başkalarına bildiren dürüstlüğe aykırı davranmış olur.

e) İş şartlarına uymamak; özellikle kanun veya sözleşmeyle, rakiplere de yüklenmiş olan veya bir meslek dalında veya çevrede olağan olan iş şartlarına uymayanlar dürüstlüğe aykırı davranmış olur.

f) Dürüstlük kuralına aykırı işlem şartları kullanmak; özellikle yanıltıcı bir şekilde diğer taraf aleyhine;

1. Doğrudan veya yorum yoluyla uygulanacak kanuni düzenlemeden önemli ölçüde ayrılan veya

2. Sözleşmenin niteliğine önemli ölçüde aykırı haklar ve borçlar dağılımını öngören, önceden yazılmış genel işlem şartlarını kullananlar dürüstlüğe aykırı davranmış olur.

Burada belirtilenlerin dışında birçok madde verilen zararlar içinde genel hükümlere göre tazminat ödeneceği belirtilmiştir.

Selami Güngördü

02 Mayıs 2012 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
İş Dünyası

Yeni Türk Ticaret Kanunu Hakkında (3)

by Selami Gungordu 23 Nisan 2012

İNTERNET SİTESİ UYGULAMALARI

Yeni Türk Ticaret Kanunu ile birlikte; internet, elektronik ortam, elektronik mektup, elektronik kurullar, elektronik imza, elektronik defter gibi kavram ve uygulamalar da ticari mevzuatta yerini almıştır.

Bu gibi kavram ve uygulamalarla ülkemiz 1980’li yıllarla birlikte tanıştı. Hayatımıza kalıcı olarak giren bu kavram ve uygulamalar zamanla iş hayatına da yansıdı ve kullanılmaya başlandı. Günümüzde ise bu kavram ve uygulamalar artık birçok kanun ve resmi işlemlerde yerini almıştır. Bunların başında e-devlet uygulaması gelmektedir. Ayrıca artık hastanelerden randevu almak, uçak bileti almak gibi binlerce farklı uygulaması mevcuttur ve birçoğunu da her gün kullanmaktayız.

Yeni Türk Ticaret Kanunu da internet, elektronik ortam, elektronik mektup, elektronik kurullar, elektronik imza, elektronik defter gibi birçok uygulamayı düzenleyerek iş hayatına getirmiştir. Artık bu kavram ve uygulamaların kullanılması bir zorunluluk haline gelmiş bulunmaktadır.

Bu çalışmamızda, yeni Türk Ticaret Kanununun internetle ilgili düzenlemelerini ele alacağız.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun; 39, 149, 157, 171, 174, 198, 353, 359, 399, 414, 420, 422, 428, 448, 450, 455, 460, 461, 473, 474, 483, 486, 524, 541, 562, 966, 1524, 1527 ve Geçici 3. maddelerinde internet ile ilgili düzenleme yapılmıştır.

Ayrıca, 18, 24, 64, 94, 127, 390, 428, 1159, 1160, 1163, 1224, 1384, 1525, 1526, 1527 ve 1528. maddelerinde de elektronik imza, elektronik mektup, elektronik kurullar, elektronik defter gibi konularda düzenlemeler yapılmıştır. Görüldüğü üzere bu konular kanunda çokça yer bulmuştur.

Sermaye şirketlerine internet sitesi açmak yükümlülüğü Yeni TTK’da 1524. madde ile getirilmiştir. Bu maddeye göre sermaye şirketlerince internet sitesinde yayımlanacak içerik şunlardır.

MADDE 1524

(1) Her sermaye şirketi, bir internet sitesi açmak, şirketin internet sitesi zaten mevcutsa bu sitenin belli bir bölümünü aşağıdaki hususların yayımlanmasına özgülemek zorundadır. Yayımlanacak içeriklerin başlıcaları şunlardır:

a) Şirketçe kanunen yapılması gereken ilanlar.

b) Pay sahipleri ile ortakların menfaatlerini koruyabilmeleri ve haklarını bilinçli kullanabilmeleri için görmelerinin ve bilmelerinin yararlı olduğu belgeler, bilgiler, açıklamalar.

c) Yönetim ve müdürler kurulu tarafından alınan; rüçhan, değiştime, alım, önerilme, değişim oranı, ayrılma karşılığı gibi haklara ilişkin kararlar; bunlarla ilgili bedellerin nasıl belirlendiğini gösteren hesapların dökümü.

d) Değerleme raporları, kurucular beyanı, payların halka arz edilmesine dair taahhütler, bunlara ait teminatlar ve garantiler; iflasın ertelenmesine veya benzeri konulara ilişkin karar metinleri; şirketin kendi paylarını iktisap etmesi hakkındaki genel kurul ve yönetim kurulu kararları, bu işlemlerle ilgili açıklamalar, bilgiler, belgeler.

e) Ticaret şirketlerinin birleşmesi, bölünmesi, tür değiştirmesi hâlinde, ortakların ve menfaat sahiplerinin incelemesine sunulan bilgiler, tablolar, belgeler; sermaye arttırımı, azaltılması dâhil, esas sözleşme değişikliklerine ait belgeler, kararlar; imtiyazlı pay sahipleri genel kurulu kararları, menkul kıymet çıkarılması gibi işlemler dolayısıyla hazırlanan raporlar.

f) Genel kurullara ait olanlar dâhil her türlü çağrılara ait belgeler, raporlar, yönetim kurulu açıklamaları.

g) Şeffaflık ilkesi ve bilgi toplumu açısından açıklanması zorunlu bilgiler.

h) Bilgi alma kapsamında sorulan sorular, bunlara verilen cevaplar, diğer kanunlarda pay sahiplerinin veya ortakların aydınlatılması için öngörülen hususlar.

ı) Finansal tablolar, kanunen açıklanması gerekli ara tablolar, özel amaçlarla çıkarılan bilançolar ve diğer finansal tablolar, pay ve menfaat sahipleri bakımından bilinmesi gerekli finansal raporlamalar, bunların dipnotları ve ekleri.

i) Yönetim kurulunun yıllık raporu, kurumsal yönetim ilkelerine ne ölçüde uyulduğuna ilişkin yıllık değerlendirme açıklaması; yönetim kurulu başkan ve üyeleriyle yöneticilere ödenen her türlü paralar, temsil ve seyahat giderleri, tazminatlar, sigortalar ve benzeri ödemeler.

j) Denetçi, özel denetçi, işlem denetçisi raporları.

k) Yetkili kurul ve bakanlıkların konulmasını istedikleri, pay sahiplerini ve sermaye piyasasını ilgilendiren konulara ilişkin bilgiler.

(2) Birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklere uyulmaması, ilgili kararların iptal edilmesinin sebebini oluşturur; Kanuna aykırılığın tüm sonuçlarının doğmasına yol açar ve kusuru bulunan yöneticiler ile yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna neden olur. Ceza hükümleri saklıdır.

(3) İnternet sitesinin bilgi toplumu hizmetlerine ayrılmış bölümü herkesin erişimine açıktır. Erişim hakkının kullanılması, ilgili olmak veya menfaati bulunmak gibi kayıtlarla sınırlandırılamayacağı gibi herhangi bir şarta da bağlanamaz. Bu ilkenin ihlali hâlinde herkes engelin kaldırılması davasını açabilir.

(4) İnternet sitesinin bu maddenin amaçlarına özgülenmiş kısmında yayımlanan içeriğin başına tarih ve parantez içinde “yönlendirilmiş mesaj” ibaresi konulur. Bu ibareli mesaj ancak Kanuna ve ikinci fıkrada anılan yönetmeliğe uyulmak suretiyle değiştirilebilir. Özgülenen kısımda yer alan bir mesajın yönlendirildiği karinedir. Sitenin, bir numara altında tescili ve ilgili diğer husular Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından bir yönetmelikle düzenlenir.

(5) Bu Kanun ve ilgili diğer kanunlarda veya idari düzenlemelerde daha uzun bir süre öngörülmedikçe, şirketin internet sitesine konulan bir içerik, üzerinde bulunan tarihten itibaren en az altı ay süreyle internet sitesinde kalır; aksi hâlde konulmamış sayılır. Finansal tablolar için bu süre beş yıldır.

(6) Yönlendirilmiş mesajların basılı şekilleri 82 nci madde uyarınca saklanır. İnternet sitesinde yer alacak bilgiler metin hâline getirilip şirket yönetimi tarafından tarih ve saati gösterilerek noterlikçe onaylı bir deftere sıra numarası altında yazılır veya yapıştırılır. Daha sonra sitede yayımlanan bilgilerde bir değişiklik yapılırsa, değişikliğe ilişkin olarak yukarıdaki işlem tekrarlanır.

MADDE 39/2

Tescil edilen ticaret unvanı, ticari işletmenin görülebilecek bir yerine okunaklı bir şekilde yazılır. Ayrıca, tacirin işletmesiyle ilgili olarak kullandığı her türlü kâğıt ve belgede, tacirin sicil numarası, ticaret unvanı, işletmesinin merkezi, tacir sermaye şirketi ise taahhüt edilen ve ödenen sermaye, internet sitesinin adresi ve numarası gösterilir. Anonim, limitet ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde, sırasıyla yönetim kurulu başkan ve üyelerinin; müdürlerin ve yöneticilerin adları ile soyadları gösterilir. Tüm bu bilgiler şirketin internet sitesinde de yayımlanır.

MADDE 149–157–171–174 de

Şirketlerin birleşme, bölünme ve tür değiştirmeleri durumunda bununla ilgili bilgilerin internet sitesinde yayınlanacağı ayrıntılı biçimde açıklanmıştır. Bu durum ayrıca 1524. Maddenin 1-E bendinde de belirtilmiştir.

MADDE 198

Bir teşebbüs bir sermaye şirketinin sermayesinin doğrudan veya dolaylı olarak %5-10-20-25-33-50-67 veya %100 ünü temsil eden miktarda paylarına sahip olduğu veya payların bunların altına düşmesi durumunda teşebbüs bu durumu şirkete, yetkili makamlara bildirir ve internet sitesinde ilan eder.

MADDE 353

Şirketin kurulmasında kanun hükümlerine aykırı hareket edilmek suretiyle pay sahiplerinin veya kamunun menfaatlerinin önemli şekilde tehlikeye düşürülmüş veya ihlal edilmiş olursa; yönetim kurulunun, sanayi ve ticaret Bakanlığının alacaklıların veya pay sahiplerinin istemi üzerine mahkeme şirketin feshine karar verebilir. Davanın açıldığı ve kesinleşmiş olan karar internet sitesinde yayınlanır.

MADDE 359

Anonim şirket esas sözleşmeyle veya genel kurul tarafından yönetim kuruluna seçilmiş bir tüzel kişi bulunursa tüzel kişiyle birlikte tüzel kişi adına tüzel kişi tarafından belirlenen sadece bir gerçek kişi belirlenir bu tescil ve ilan olunur ayrıca şirketin internet sitesinde yayınlanır.

MADDE 399

Genel kurul tarafından seçilen denetçi, seçimden sonra ticaret sicil gazetesinde ve şirketin internet sitesinde ilan edilir.

MADDE 448/1

Yönetim Kurulu iptal veya butlan davasının açıldığını ve duruşma gününü usulüne uygun olarak ilan eder ve şirketin internet sitesine koyar.

MADDE 450/1

Genel kurul kararının iptaline veya butlanına ilişkin mahkeme kararı, kesinleştikten sonra bütün pay sahipleri hakkında hüküm ifade eder. Yönetim kurulu bu kararın bir suretini derhâl ticaret siciline tescil ettirmek ve internet sitesine koymak zorundadır.

MADDE 455/1

Esas sözleşmenin değiştirilmesine ilişkin genel kurul kararı, yönetim kurulu tarafından, şirket merkezinin ve şubelerinin bulunduğu yerin ticaret siciline tescil edilir; ayrıca ilana bağlı hususlar ilan ettirilir; tescil ve ilan edilen karar şirketin internet sitesine konulur. Değiştirme kararı üçüncü kişilere karşı tescilden önce hüküm ifade etmez.

MADDE 460/1

Halka açık olmayan bir anonim şirkette, ilk veya değiştirilmiş esas sözleşme ile esas sözleşmede belirlenen kayıtlı sermaye tavanına kadar sermayeyi artırma yetkisi, yönetim kuruluna tanındığı takdirde, yönetim kurulu bu konuya ilişkin hükümleri ilan eder ve internet sitesinde yayımlar.

MADDE 461

(3) Yönetim Kurulu yeni pay alma hakkının kullanılabilmesinin esaslarını bir karar ile belirler ve bu kararda pay sahiplerine en az onbeş gün süre verir. Karar tescil ve 35 inci maddedeki gazete ile tirajı en az ellibin olan ve yurt düzeyinde dağıtımı yapılan bir gazetede ilan olunur. Ayrıca şirketin internet sitesine konulur.

MADDE 473–474

Sermayenin azaltılmasına ilişkin hususlar internet sitesinde yayımlanır.

MADDE 483

Sermaye koyma borcunu yerine getirmeyen ortaklara yapılacak ihtar ve ilanlar şirketin internet sitesinde yayımlanır.

MADDE 486/2

Yönetim kurulunun hamiline yazılı pay senetlerinin bastırılmasına ilişkin kararı tescil ve ilan edilir, ayrıca şirketin internet sitesine konulur.

MADDE 541

Şirketin sona ermesine ilişkin alacaklıların bilgilendirilmesi için yapılan çağrılar şirketin internet sitesinde de yayımlanır.

MADDE 966/1

Esaslı şartlarından birinin var olmaması sebebiyle tescili caiz olmayan bir gemi tescil edilmiş olur veya 964 üncü maddenin üçüncü fıkrasında yazılı hâllerden birinin ortaya çıktığı sicil müdürlüğüne bildirilmezse, 33 üncü madde hükmü uygulanır. Şu kadar ki, durumun sicile kayıtlı diğer hak sahiplerine de bildirilmesi gereklidir. Malik ve diğer hak sahiplerinin kimler olduğu veya yerleşim yerleri belli değilse, silinmeye çağrı ve belirlenen süre, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi ile uygun görülen diğer bir gazetede ve varsa şirketin internet sitesinde ilan edilir ve ilan belgesi sicil müdürlüğü ve mahkeme divanhanesine asılır.

MADDE 562/12

Bu Kanunun 1524 üncü maddesinde öngörülen internet sitesini bu Kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren üç ay içinde oluşturmayan veya internet sitesi mevcut ise aynı süre içinde internet sitesinin bir bölümünü bilgi toplumu hizmetlerine özgülemeyen anonim şirket yönetim kurulu üyeleri, limited şirket müdürleri ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirkette yönetici olan komandite ortaklar altı aya kadar hapis ve yüz günden üçyüz güne kadar adli para cezasıyla ve aynı madde uyarınca internet sitesine konulması gereken içeriği usulüne uygun bir şekilde koymayan bu bentte sayılan failler üç aya kadar hapis ve yüz güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılırlar.

KANUN KAPSAMINA GİREN ŞİRKETLER VE İNTERNET SİTELERİNİN ÖZELLİKLERİ

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu; anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlere internet sitesi zorunluluğu getirmiştir. Şahıs işletmelerinde böyle bir zorunluluk yoktur. Kanun kapsamdaki şirketlerin internet sitelerinde kanunen bulunması ve ilan edilmesi gerekli bilgileri maddeler halinde özetlersek:

Madde: 39/2-Ticaret unvanının ilanı.

Madde: 149–157–171–174- Şirket birleşme, bölünme ve tür değiştirmelerinin ilanı.

Madde: 198-Bir teşebbüsün şirket sermayesindeki payında meydana gelen değişikliğin ilanı.

Madde: 353-Şirket kuruluşunda kanuna aykırı davranılmışsa buna ilişkin durumun ilanı.

Madde: 359-Yönetim kuruluna seçilen tüzel kişi ve onu temsil edecek gerçek kişinin ilanı.

Madde: 399-Genel kurulca seçilen denetçinin ilanı.

Madde: 448/1-İptal veya butlan davası açılmışsa bununla ilgili durumun ilanı.

Madde: 450/1-Genel kurul kararının iptaline ilişkin mahkeme kararının ilanı.

Madde: 455/1-Esas sözleşmenin değiştirilmesine ilişkin kararın ilanı.

Madde: 460/1-Yönetim Kurulunun kayıtlı sermaye artırımına ilişkin kararının ilanı.

Madde: 461-Yönetim kurulunun yeni pay almaya ilişkin kararının ilanı.

Madde: 473–474-Sermayenin azaltılmasına ilişkin hususların ilanı.

Madde: 483-Sermaye borcunu yerine getirmeyen ortağa yapılan ihtara ilişkin kararın ilanı.

Madde: 486-Hamiline yazılı pay senetlerinin bastırılmasına ilişkin kararın ilanı.

Madde: 541-Şirketin sona ermesi ile ilgili alacaklılara yapılacak ilan.

Madde: 966/1-Denizcilikle ilgili hususların internet sitesinde ilanı.

Madde: 562/12-İnternet ile ilgili yükümlülükleri yerine getirmeyenlere verilecek cezalar.

Madde: 1524-

  • Şirketçe kanunen yapılması gereken ilanlar.
  • Ortakların hakları ile ilgili hususların ilanı.
  • Rüçhan hakları ile ilgili kararların ilanı.
  • Değerleme raporları, halka arz kararları, iflas ertelemesi gibi kararların ilanı.
  • Genel kurullara ilişkin ilanlar.
  • Şeffaflık ilkesi gereği açıklanması gereken hususların ilanı.
  • Bilgi alma kapsamında sorulan sorular ve verilen cevaplar.
  • Finansal tablolar ve dipnotları.
  • Yönetim kurulu yıllık raporu ve yöneticilere yapılan her türlü ödeme.
  • Denetçi, özel denetçi ve işlem denetçi raporları.
  • Yetkili kurul ve bakanlıkların konulmasını istediği bilgiler.

Sonuç olarak 1524. maddeyi iyi okumalıyız, işin kaynağı orası. Kanunda internetle ilgili olarak getirilen maddeleri topluca değerlendirirsek şunu söyleyebiliriz. Artık gizli saklı hiçbir şeyimiz kalmayacak şirketimizle ilgili neredeyse her şeyi ilan edeceğiz ve bu bilgilere herkes rahatça ulaşabilecek.

Şirketlerin bundan böyle tüm faaliyetleri şeffaf olacak, hesap verilebilir olacak, şirket muhasebeleri uluslar arası kurallara uygun tutulacak, çıkacak tablolar ve raporlar gerçeği yansıtacak, faaliyetler kanunlara ve ilgili mevzuata uygun olacak ve bunu da herkese ilan edecekler. Şirketlerin iç yazışmaları, elektronik postaları, toplantı notları gibi çalışmaları da belli bir düzen içinde kayıt altına alınacak ve arşivlenecek.

Bu durumda eski alışkanlıkları terk etme zamanı gelmiş demektir. Görüldüğü üzere konu karmaşık, kanuna uyulmadığı takdirde cezalar ağır. ihmal ve erteleme pahalıya mal olacaktır.

Selami Güngördü

23 Nisan 2012 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
İş Dünyası

Yeni Türk Ticaret Kanunu Hakkında (2)

by Selami Gungordu 21 Nisan 2012

YOL HARİTASI

14 Şubat 2011 Tarihli ve 27846 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren “6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu” nun nasıl uygulanacağını düzenlemek üzere yine aynı resmi gazetede “6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun” yayınlanmış ve yürürlüğe girmiştir. Bu kanun toplam 44 maddedir.

Türk Ticaret Kanununun birçok maddesinin özelliği gereği farklı tarihlerde yürürlüğe girecek olması ve konunun karmaşıklığı nedeniyle böyle bir uygulama kanununa ihtiyaç duyulmuştur.

Bu kanunun amacı, kanunun 1. Maddesinde açıklandığı üzere yeni Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin yürürlüğe konulması ve uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir.

Bu çalışmamızda, 6103 sayılı kanunun detaylarını, başka bir deyişle Yeni Türk Ticaret Kanunun uygulanmasında önem arz eden tarihleri ve konuları açıklamaya çalışacağız.

1 Temmuz 2012

6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğe girmesi. (yeni TTK – Md. 1534/1)

15 Temmuz 2012

1 Temmuz 2012 tarihinden önce herhangi bir sebeple anonim veya limited şirket tek ortaklı hale gelmişse ortak bu durumu anonim şirketlerde yönetim kuruluna, limited şirketlerde müdüre noter aracılığıyla bildirecektir. Bildirimin muhatapları da tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içerisinde gerekli hususları sicile tescil ve ilan ettireceklerdir. (6103 – Md. 23)

14 Ağustos 2012

Esas sözleşmelerin kanunla uyumlu hale getirilmesi için son gün. (6103  – Md. 22)

1 Ekim 2012

• Tüzel kişi ortakların temsilcisi olan yönetim kurulu üyelerinin istifa etmesi ve yeni atamaların yapılması için son gün. (6103 – Md. 25/1)

• Yeni TTK’ 8 maddesi gereği her iki taraf için de ticari olmayan sözleşmelerde bileşik faizin çıkarılması için son gün aksi halde bu hükümler yok hükmündedir.

1 Ocak 2013

• Sermaye şirketlerinin bağımsız denetçi tarafından denetlenmesine ilişkin hükümler yürürlüğe girecektir. (yeni TTK – Md. 1534/4)

• Finansal tabloların hazırlanmasında ve ticari defterlerin tutulmasında TMS/TFRS uygulanmaya başlayacaktır.

• Esas sözleşmede yer alan farklı genel kurul toplantı ve nisap hükümlerinin kanunla uyumlu hale getirilmesi gerekir aksi halde TTK’nın genel kurula ilişkin hükümleri uygulanır.

14 Şubat 2013

Yeni TTK’nın 201. Maddesinin 1. Fıkrasında öngörülmüş bulunan oy haklarının kullanılmasına ilişkin sınırlamaya dair hükmün yürürlüğe girmesi. (Diğer haklarla ilgili sınırlamalar yeni TTK’nın yürürlüğe girmesiyle başlar.)

1 Mart 2013

Bağımsız denetçinin seçilmesi için son tarih.

1 Temmuz 2013

• Bilgi toplumu hizmetlerinin (web sitesi) başlaması. Her sermaye şirketi bir internet sitesi açacak veya var olan sitelerinin bir bölümünü kanunda belirtilen hususları yayınlamak için ayıracaklar.*

• Anonim şirket esas sözleşmelerinde bulunan nama yazılı payların devri ile ilgili kısıtlama ve özel düzenlemelerin yeni TTK ile uyumlu hale getirilmesi için son gün. Bu değişikliklerin yapılmaması halinde esas sözleşmede öngörülen oya ilişkin imtiyazların tümü sona erer.

14 Şubat 2014

• Şirketlerin asgari sermayesini kanunda belirtilen miktara yükseltmeleri için son gün.

• İmtiyazlı oyların TTK ile uyumlu hale getirilmesi.

1 Temmuz 2014

• Bağlı şirketler nezdinde yeni TTK’nın 202. Maddesi kapsamına giren kayıplar var ise hakim şirket tarafından denkleştirilmesi için son gün. (6103 –    Md. 18/1)

• Bağlı şirketin, ana şirkette sahip olduğu oy haklarının kullanımına ilişkin Yeni TTK’nın 201/1 maddesindeki sınırlama bu tarihte uygulanacaktır. (6103 – Md. 19)

1 Temmuz 2015

Anonim ve limited şirket ortaklarının şirkete olan borçlarını nakden ödeyerek tasfiye edecekleri son gün.

Sonuç:

Görüldüğü üzere yürürlük tarihleri belli, mevcut durumda ilgili herkesin neyi nasıl yapacağını belirlemesi yani kendine bir çalışma planı yapması elzemdir. Kültürümüzde var olan, son ana kadar harekete geçmemek özelliğimizin faturası bu kez ağır olabilir. O nedenle hem işverenler, hem yöneticiler bir an önce derslerini çalışmalı ve harekete geçmeliler. Zaman daraldı cezalar çok ağır ve bundan kaçış yok. Yapılacak şey; müşavirlerimizi, danışmanlarımızı çağırıp neyi ne zaman yapacağınızı belirleyip harekete geçmek…

Selami Güngördü

* Bkz. Yeni Türk Ticaret Kanunu Hakkında (3)

21 Nisan 2012 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
İş Dünyası

Yeni Türk Ticaret Kanunu Hakkında (1)

by Selami Gungordu 01 Şubat 2012

GENEL DEĞERLENDİRME

Türk ticaret hayatını düzenleyen ve 1956 yılından beri yürürlükte olan 6762 sayılı kanun nihayet değişti, 14 Şubat 2011 tarihli ve 27846 nolu resmi gazetede yayımlandı,  genel olarak 01 Temmuz 2012 tarihinde (bazı maddelerin farklı yürürlük tarihleri* var) yürürlüğe girecek.

Kanunun resmi gazetede yayınlanmasından bugüne kadar hakkında yüzlerce makale, onlarca kitap yazıldı, binlerce toplantı yapıldı. Bu yollarla kanun tanıtıldı, tartışıldı olumlu olumsuz yönleri ortaya çıktı. Kanundaki olumsuzlukların fazla olması nedeniyle son dönemde ertelenmesi, düzeltilmesi gerektiği hususu çokça dile getirilmeye başlandı.

Bu çalışmada, teknik ayrıntılara girmeden (teknik konular serinin takip eden yazılarında incelenecektir) genel bir değerlendirme yapılacak, bu vesile ile ticari ve mali konulardaki önemli başlıklar üzerinde durulacaktır.

1956’dan buyana yürürlükte olan Türk Ticaret Kanunu’nun değişmesi artık bir zorunluluk olmuştu. Aradan geçen yarım asırda hem ulusal ve uluslar arası ticaret, hem de ilgili mevzuat çok değişmişti. Bu duruma ayak uydurmak ve günün gereklerine uygun bir kanun yapmak gerekiyordu. Uzun süren bir inceleme ve hazırlık aşamasından sonra kanun yapıldı, meclisten geçti ve yürürlüğe gireceği günü bekliyor. Bu yasa özellikle iş hayatında bilinenin ötesinde hem olumlu hem de olumsuz anlamda ciddi değişiklikler yapacaktır. Ancak iş dünyasının büyük çoğunluğunun bu devrimsel değişikliğin farkında olmadığı da bir vakıadır.

Basına yansıdığı kadarıyla kanun herhangi bir erteleme olmadan yürürlüğe girecek ve doğabilecek aksaklıklar için sonuçlar gözlenip sonradan düzeltilme yoluna gidilecektir. Bu pek sağlıklı bir uygulama değildir. Geçmiş deneyimler göstermiştir ki, zaman içinde tespit edilecek eksiklik ve aksaklıklar kolay kolay düzeltilemiyor. Aradan yıllar geçiyor, sorunlar birikiyor yeni sorunları doğuruyor, idarenin ve yargının iş yükü artıyor. Neden sonra bir gün düzeltiliyor, fakat geç kalınmış olunuyor.

Oysa bu kanunda ciddi sorunların varlığı aşikârdır ve yürürlük tarihini değiştirmeden belirlenmiş sorunların en azından yarısının düzeltilebilme imkânı vardır. Yürürlük tarihine kadar mevcut sürede çalışmalar devam eder tamamlanınca da kanunda bir değişiklik yapılarak sorunlar önemli ölçüde giderilmiş olur.

Öyle tahmin ediyorum ki bu kanunun felsefesini, kanunu uygulayacak olanların dahi çok azı kavrayabilmiştir. Bu kanunla hedeflenen, ticari hayatta artık kaçınılmaz hale gelmiş olan bir felsefe, bir zihniyet değişikliğini gerçekleştirmektir. İş adamlarının, yöneticilerin, mali müşavirlerin ve daha birçok kesimin bakış açısını değiştirmek, iş yapma yöntemlerini değiştirmektir. Asıl önemli olan da budur.

Türk Ticaret Kanunu, yürürlük tarihinden önce mutlaka düzeltilerek uygulamaya geçilmelidir. Bu aşamada;  ticari hayatı geliştirmek, vergi gelirlerini artırmak, halen adaletsiz olan vergi sistemini düzeltebilmek için yapılabilecek ve genel olarak herkesin üzerinde mutabık olduğu, kolayca alınabilecek tedbirler vardır. Bunları kısa başlıklar olarak şöyle sıralanabilir.

Kamunun Yapması Gerekenler

1-Kayıt dışı ekonomiyle ciddi mücadele edilmelidir. Maliye bu konuda henüz çok az şey yapmıştır, yapabilecekleri çoktur.

i-Bunun için öncelikle KDV oranları düşürülmelidir. %10-12 ideal oranlardır.

ii-Taksitli satış yapan işletmelerin Maliyeye KDV ödemesi de taksitli olmalıdır. Bu tip İşletmeleri tespit etmek çok kolaydır. Bu işlemin alt yapısı da ülkemizde mevcuttur. İşletmeler KDV ödemelerini kredi kartıyla 12 takside kadar ödeyebilirler, bundan da Maliyenin kaybı değil kazancı olur. Daha fazla vergi toplar, işletmeler de rahatlar.

2-Naylon fatura (sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge) düzenleyenler derhal teşhir edilmeli, ondan mal alanlara hemen bilgi verilmeli, bunların fatura düzenlemesi önlenmeli ellerindeki faturalar geri alınmalıdır. Yoksa yıllar sonra bu durum ortaya çıkınca iyi niyetli mükellefler ağır bedeller ödemektedirler. Maliye bu işlemi yapabilecek alt yapıya ve elemana sahiptir. Eksik olan iradedir.

3-Maliye kendisi ve denetim şirketleri aracılığıyla dönem sonları stok sayımı yapmalıdır ve bu işi sürekli yapmalıdır. Unutmamak gerekir ki kayıt dışının belkemiği burasıdır. Bu konuda mali müşavirlere de sorumluluk verilebilir.

4-Geçmişte birçok kez çıkarılan af kanunlarıyla halledilmeye çalışılmış olmasına rağmen halen şirket bilançolarında çokça fiktif hesap vardır bunlar Türk ticaret kanununa konulacak geçici bir madde ile vergisiz olarak düzeltilmelidir, aksi halde birçok bilanço gene gerçeği yansıtmayacaktır.

5-Ortaklar cari hesabı 31.12 2011 tarihi itibariyle geçici bir hesaba aktarılarak dondurulmalı ve zaman içinde kar dağıtımları yolu ile yok edilmelidir. Ve buda vergisiz yapılmalı veya %2 gibi küçük bir stopaj alınarak yapılabilir.

Şirket sahiplerine belli ölçülerde şirketten para çekme yolu açılmalıdır. Bunun yöntemleri vardır aksi halde bu durum kayıt dışılığı teşvik etmekten başka işe yaramaz bunu da zaman gösterecektir. En azında beş yıl gibi bir geçiş süresi konulabilir.

6-Uzun yıllar önce terk edilen servet beyannamesi veya çok konuşulduğu halde yapılamayan herkesi gelir vergisi mükellefi yapma projesi tekrar düşünülmelidir. Bu durum kayıt dışılığı önemli ölçüde önleyebilir.

7-Vergi Usul Kanunu, Gelir Vergisi Kanunu, Kurumlar Vergisi Kanunu, Katma Değer Vergisi Kanunu eş zamanlı olarak yeniden yazılmalıdır.

8-Maliye öncelikle kendi personelini eğitmeli ve nitelikli hale getirmelidir. Bu konuda epeyce yol alınmış olmakla beraber daha alınacak çok yol olduğu da unutulmamalıdır.

9-Şirket kuruluş sermayeleri artırılmalı (müşavirlik gibi emeğe dayalı konular ayrı tutulabilir) ve sermayenin en azından yarısı başlangıçta nakit olarak ödenmelidir.

10-Türk Ticaret Kanunu değiştirilirken mutlaka şirketleşmeyi ve kurumsallaşmayı teşvik edici hükümler konmalıdır.

11-Şirket yöneticileri mesleki konularda işverenle eşdeğer biçimde sorumlu tutulmalıdır.

12-Sosyal güvenlik kurumu denetimleri etkinleştirilmeli değişik denetim yöntemleri geliştirilmelidir.

13-Oda, borsa gibi meslek kuruluşları iyi denetlenmeli ve şeffaf hale getirilmelidir. Bu kuruluşlar siyasetin arka bahçesi olmaktan kurtarılmalıdır.  Bu kuruluşların elinde büyük fonlar vardır bunları üyelerinin sorunlarına harcanması sağlanmalı veya bir süre aidat almaları durdurulmalıdır.

14-Dernek ve vakıflar ve bunlara ait iktisadi işletmelerin denetimi daha iyi yapılmalıdır. Buralardaki kaynaklar da genellikle heba olup gitmektedir.

15-Kooperatif veya üretici birlikleri gibi kurumlar etkin biçimde denetlenmeli ve şeffaflaştırılmalıdır.

16-Kargo ve nakliye şirketlerine irsaliyesiz mal sevkinde ağır cezalar getirilmelidir.

 Şirketlerin Yapması Gerekenler

1-Şirketler kendilerini gözden geçirmeli, yeni düzene ayak uydurmanın şart olduğunu anlamalı ve zihniyet değişimi hazırlıklarına şimdiden başlamalıdır.

2-Yola devam etmeye karar verenler belli ölçülerde kurumsallaşmak için para ve zaman harcamaya hemen başlamalıdırlar. Meslek birlikleri bu konuda harekete geçmelidir.

3-Şirketler tüm faaliyetlerini kayıt içine almalılardır. Biliyoruz ki kayıt dışılığın büyük kısmı mevcut şirketlerin faaliyetlerinin bir kısmının kayıt dışı olmasından kaynaklanmaktadır.

4-Şirket sahipleri şirketin parasının kendi paraları olmadığını, ancak yıl sonu elde edilen kârın kendilerine ait olduğunu kesin olarak anlamalıdır. Bu durum kurumsallaşmada önemli bir zihni aşamadır.

5-Şirket sahipleri beraber çalıştıkları kişileri karar alma süreçlerine dâhil etmelidir. Bu da kurumsallaşmada ikinci önemli aşamasıdır.

6-Bu kanunun getirdiği yükleri kaldıramayacak olan şirketlerin hızla şahıs firmasına dönmeleri ve kagıt üstünde faaliyetsiz şirketi olanların da bu durumdaki şirketlerini tasfiye etmelerini tavsiye ederim. Aksi takdirde maliyeti yüksek olacaktır.

 Sistem Düzeltilmediği Takdirde Yaşanabilecek Olumsuzluklar

1-Rüşvet piyasası büyüyecek.

2-İşini becerebilenler kendini kurtaracak, iyi niyetli mükellef hapse girecek veya işi bırakacak, devlete küsecek.

3-Yüz binlerce dosya mahkemelerin önünde birikecek.

4-Geçmişte olduğu gibi sorunlar yıllar sonra çözülecek emek, zaman ve para kaybı yaşanacak fatura vatandaşa kesilecek.

Selami Güngördü

* Bkz. Yeni Türk ticaret Kanunu Hakkında (2)

Not: Serinin ikinci yazısı, “Yol Haritası” alt başlıklı çalışmamız sitemize eklenmiştir.

01 Şubat 2012 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4

About Me

About Me

Writer & Reader

Neque porro quisquam est, qui dolorem ipsum quia dolor sit amet, consectetur, adipisci velit, sed.

Keep in touch

Facebook Twitter Instagram Pinterest Tumblr Youtube Bloglovin Snapchat

Newsletter

Subscribe my Newsletter for new blog posts, tips & new photos. Let's stay updated!

Recent Posts

  • Rachel Corrie

    16 Mart 2024
  • 2023 Kitap Fuarları

    25 Kasım 2022
  • 2022 Kitap Fuarları

    10 Ocak 2022
  • Covid-19 Pandemisi ve Sağlık Çalışanları Üzerindeki Etkileri: Sosyolojik Perspektif

    26 Mayıs 2021
  • 2021 Kitap Fuarları

    29 Ekim 2020

Categories

  • Edebiyat (6)
  • Ekonomi (6)
  • Featured (6)
  • Genel (23)
  • İş Dünyası (9)
  • İslâmi Bakış (11)
  • Kitabiyat (42)
  • Kitap Fuarı (6)
  • Kitap Fuarı Detay (7)
  • Life (2)
  • Moments (7)
  • Nature (5)
  • Sanat (1)
  • Stories (6)
  • Tarih (4)
  • Travel (5)

About me

banner
Soledad is the best selling Blog & Magazine WordPress Theme of this year on Themeforest.

Popular Posts

  • 1

    Writing New Life Chapter

    07 Haziran 2017
  • 2

    Create your DIY Bag

    07 Haziran 2017
  • 3

    My Baby Cactus

    07 Haziran 2017

Newsletter

Subscribe my Newsletter for new blog posts, tips & new photos. Let's stay updated!

  • Facebook
  • Twitter
  • Instagram
  • Pinterest
  • Tumblr
  • Youtube
  • Bloglovin
  • Snapchat

@2019 - All Right Reserved. Designed and Developed by PenciDesign


Back To Top
Mağaradakiler
  • Travel